Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

Küresel Elektrik Üretiminde Rüzgar ve Güneş Enerjisinin Payı Yüzde 10’la Rekor Kırdı

09.07.2023 - 19:36, Güncelleme: 09.07.2023 - 19:36 8153+ kez okundu.
 

Küresel Elektrik Üretiminde Rüzgar ve Güneş Enerjisinin Payı Yüzde 10’la Rekor Kırdı

Geçen yıl, kömürden elektrik üretimi 1985'ten beri en hızlı büyümeyi kaydederek 10 bin 42 teravatsaatle tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Kömürden elektrik üretimindeki artış ise enerji sektörü kaynaklı karbon emisyonlarının tarihi seviyeye çıkmasını beraberinde getirdi.
Rüzgar ve güneşten elektrik üretimi 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 17 büyüme gösterirken, bu iki kaynak küresel elektrik üretiminin yüzde 10'unu karşılayarak rekora ulaştı. Rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki rekor büyümeye rağmen, geçen yıl elektrik talebindeki küresel artışın sadece yüzde 29'u bu iki kaynaktan, geri kalanı ise fosil yakıtlardan sağlandı. Rüzgar ve güneş enerjisi, 2021’de küresel elektrik üretiminin yüzde 10'unu karşılayarak rekor kırarken, önemli bir kilometre taşı olan bu seviyeye şu an dünyada 50 ülke ulaştı.   Londra merkezli düşünce kuruluşu Ember'in yayınladığı ve küresel elektrik talebinin yüzde 93'ünü temsil eden 75 ülkenin geçen yılki elektrik üretim değerlerinin incelendiği Küresel Elektrik Görünümü raporuna göre, geçen yıl dünya elektrik üretiminde temiz kaynakların payı yüzde 38 olurken, kömürün payı yüzde 36 düzeyinde oldu.   Geçen yıl dünyanın en büyük 5 ekonomisi dahil olmak üzere 50 ülkenin elektrik üretiminde rüzgar ve güneşin payı yüzde 10'una ulaştı. Bu seviyeyi Çin, Japonya, Moğolistan, Vietnam, Arjantin, Macaristan ve El Salvador olmak üzere 7 ülke ilk kez geçen yıl geçti.   En hızlı dönüşüm, elektrik talebinin yüzde 10'unun sadece son iki yılda fosil yakıtlardan rüzgar ve güneşe kaydığı Hollanda, Avustralya ve Vietnam'da gerçekleşti. Geçen yıl yüzde 52 ile Danimarka'nın başını çektiği 10 ülke, elektriğinin dörtte birinden fazlasını rüzgar ve güneşten üretti.   2021’de rüzgar ve güneşten elektrik üretiminde bir önceki yıla göre yüzde 17 artış yaşandı.   Paris Anlaşması'nın imzalandığı 2015'ten beri rüzgar ve güneşin elektrik üretimindeki payı iki katına çıkarken, bu miktar 2020'de ise yüzde 9,3 olarak geçmişti.   ELEKTRİK TALEBİNDEKİ SIÇRAMAYLA CO2 VE KÖMÜRDE REKOR ARTIŞ   Salgından ardından yeniden yükselişe geçen elektrik talebi, 2021'de 1414 teravatsaatle bugüne kadar olan en büyük yıllık artışı gösterirken, bu rakam, küresel elektrik talebine Hindistan'ın elektrik talebi kadar yeni bir talep eklemekle eşdeğer olarak hesaplandı.   Rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki rekor büyümeye rağmen, geçen yıl elektrik talebindeki küresel artışın sadece yüzde 29'u bu iki kaynaktan, geri kalanı ise fosil yakıtlardan sağlandı.   “LİDERLER ANCAK FARK EDİYORLAR”   Geçen yıl, kömürden elektrik üretimi 1985'ten beri en hızlı büyümeyi kaydederek 10 bin 42 teravatsaatle tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Kömürden elektrik üretimindeki artış ise enerji sektörü kaynaklı karbon emisyonlarının tarihi seviyeye çıkmasını beraberinde getirdi.   Küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için rüzgar ve güneş enerjisinin 2030'a kadar her yıl son 10 yılın ortalaması olan yüzde 20'lik büyüme oranlarını yakalaması gerekiyor.   Ember Küresel Program Lideri Dave Jones, enerji sistemini yeniden şekillendirecek sürecin başladığını belirterek, "İçinde bulunduğumuz 10 yıllık dönemde, küresel emisyon artışlarını tersine çevirmek ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için bu kaynakların yıldırım hızında konuşlandırılması gerekiyor. Temiz elektriğin artık muazzam bir ölçekte inşa edilmesi gerekiyor. Liderler, yüzde 100 temiz elektrik üretimine ne kadar hızlı geçmeleri gerektiğini ancak fark ediyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
Geçen yıl, kömürden elektrik üretimi 1985'ten beri en hızlı büyümeyi kaydederek 10 bin 42 teravatsaatle tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Kömürden elektrik üretimindeki artış ise enerji sektörü kaynaklı karbon emisyonlarının tarihi seviyeye çıkmasını beraberinde getirdi.

Rüzgar ve güneşten elektrik üretimi 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 17 büyüme gösterirken, bu iki kaynak küresel elektrik üretiminin yüzde 10'unu karşılayarak rekora ulaştı. Rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki rekor büyümeye rağmen, geçen yıl elektrik talebindeki küresel artışın sadece yüzde 29'u bu iki kaynaktan, geri kalanı ise fosil yakıtlardan sağlandı.



Rüzgar ve güneş enerjisi, 2021’de küresel elektrik üretiminin yüzde 10'unu karşılayarak rekor kırarken, önemli bir kilometre taşı olan bu seviyeye şu an dünyada 50 ülke ulaştı.
 
Londra merkezli düşünce kuruluşu Ember'in yayınladığı ve küresel elektrik talebinin yüzde 93'ünü temsil eden 75 ülkenin geçen yılki elektrik üretim değerlerinin incelendiği Küresel Elektrik Görünümü raporuna göre, geçen yıl dünya elektrik üretiminde temiz kaynakların payı yüzde 38 olurken, kömürün payı yüzde 36 düzeyinde oldu.
 
Geçen yıl dünyanın en büyük 5 ekonomisi dahil olmak üzere 50 ülkenin elektrik üretiminde rüzgar ve güneşin payı yüzde 10'una ulaştı. Bu seviyeyi Çin, Japonya, Moğolistan, Vietnam, Arjantin, Macaristan ve El Salvador olmak üzere 7 ülke ilk kez geçen yıl geçti.
 
En hızlı dönüşüm, elektrik talebinin yüzde 10'unun sadece son iki yılda fosil yakıtlardan rüzgar ve güneşe kaydığı Hollanda, Avustralya ve Vietnam'da gerçekleşti. Geçen yıl yüzde 52 ile Danimarka'nın başını çektiği 10 ülke, elektriğinin dörtte birinden fazlasını rüzgar ve güneşten üretti.
 
2021’de rüzgar ve güneşten elektrik üretiminde bir önceki yıla göre yüzde 17 artış yaşandı.
 
Paris Anlaşması'nın imzalandığı 2015'ten beri rüzgar ve güneşin elektrik üretimindeki payı iki katına çıkarken, bu miktar 2020'de ise yüzde 9,3 olarak geçmişti.
 
ELEKTRİK TALEBİNDEKİ SIÇRAMAYLA CO2 VE KÖMÜRDE REKOR ARTIŞ
 
Salgından ardından yeniden yükselişe geçen elektrik talebi, 2021'de 1414 teravatsaatle bugüne kadar olan en büyük yıllık artışı gösterirken, bu rakam, küresel elektrik talebine Hindistan'ın elektrik talebi kadar yeni bir talep eklemekle eşdeğer olarak hesaplandı.
 
Rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki rekor büyümeye rağmen, geçen yıl elektrik talebindeki küresel artışın sadece yüzde 29'u bu iki kaynaktan, geri kalanı ise fosil yakıtlardan sağlandı.
 
“LİDERLER ANCAK FARK EDİYORLAR”
 
Geçen yıl, kömürden elektrik üretimi 1985'ten beri en hızlı büyümeyi kaydederek 10 bin 42 teravatsaatle tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Kömürden elektrik üretimindeki artış ise enerji sektörü kaynaklı karbon emisyonlarının tarihi seviyeye çıkmasını beraberinde getirdi.
 
Küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için rüzgar ve güneş enerjisinin 2030'a kadar her yıl son 10 yılın ortalaması olan yüzde 20'lik büyüme oranlarını yakalaması gerekiyor.
 
Ember Küresel Program Lideri Dave Jones, enerji sistemini yeniden şekillendirecek sürecin başladığını belirterek, "İçinde bulunduğumuz 10 yıllık dönemde, küresel emisyon artışlarını tersine çevirmek ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için bu kaynakların yıldırım hızında konuşlandırılması gerekiyor. Temiz elektriğin artık muazzam bir ölçekte inşa edilmesi gerekiyor. Liderler, yüzde 100 temiz elektrik üretimine ne kadar hızlı geçmeleri gerektiğini ancak fark ediyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.