Hazır Giyimde İstanbul buluşması
Hazır Giyimde İstanbul buluşması
Bir kilogram hazır giyim ürünü üretmek için kullanılan su miktarının 95 ila 400 litre arasında değişebildiğine işaret eden Öksüz, firmalarda yapılacak küçük yatırımlarla su tüketimini azaltmakta çok önemli rol oynanabileceğini kaydetti.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği’nin (TGSD) bu yıl 15’incisini “Yeşil Devrim” temasıyla düzenlediği İstanbul Hazır Giyim Konferansı başladı. Kardeş sektörler olarak nitelenen hazır giyimde 40 milyar dolar, tekstilde de ise 20 milyar dolar ihracat hedefine odaklanılıyor. Öte yandan tekstil endüstrisinde sürdürülebilirlik konusunda farkındalığı artırmayı amaçlayan Sustainability Talks İstanbul etkinliğinin ise 2 Kasım’da başlayacak.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, küresel ticaretin değişen koşullarına göre ihracatta çıtayı yükselttiklerini belirterek, “Hazır giyimde 40 milyar dolar ihracata odaklandık. Tekstilde de rahatlıkla 20 milyar doları yakalayabileceğimize inanıyorum.” dedi.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği’nin (TGSD) bu yıl 15’incisini “Yeşil Devrim” temasıyla düzenlediği İstanbul Hazır Giyim Konferansı’nın açılışında konuşan Mustafa Gültepe, hazır giyim ve tekstil sektörünün etle tırnak gibi birbirini tamamlayan iki sektör olduğunu söyledi.
İki sektörde de dünya ölçeğinde iddialı olduklarını ifade eden Gültepe, kilogram birim fiyatının hazır giyimde 17,7 dolar, tekstilde 5 dolar civarında olduğunu belirtti.
Söz konusu sektörlerin 2021’i toplamda 30 milyar doları aşan ihracatla kapatıp Türkiye’ye net 20 milyar doların üzerinde döviz kazandırdığını hatırlatan Gültepe, şunları ifade etti:
“Bu yılın 9 ayında 23 milyar dolara imza atan iki güzide sektörün toplantısını yapıyoruz. Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 15’ine bu iki sektörümüz imza atıyor. Hazır giyim ve tekstil istihdamda da lider sektörler arasında yer alıyor. İki sektör sadece üretim tarafında 1,2 milyondan fazla insanımıza istihdam sağlıyor. Türkiye ekonomisi için lokomotif rol oynayan, katma değerli üretimi, istihdamı, ihracatı ile kritik önemi olan iki sektörden bahsediyoruz. Bu iki sektöre gözümüz gibi bakmamız gerekiyor.”
Yeni bir değişim ve dönüşümün eşiğinde olunduğunu belirten Gültepe, dönüşümün dinamiklerinin dijitalleşme ve sürdürülebilir üretim olduğuna işaret etti.
İHKİB projeleriyle bugüne kadar AB’den 30 milyon avro hibe desteği alındığını, 17 milyon avroluk destek için de sürecin devam ettiğini söyleyen Gültepe, bütün bu fonların sektörü geliştirmek için kullanıldığını anlattı.
İstanbul’u moda merkezi, Anadolu’yu ise üretim üssü yapmak istediklerini belirten Gültepe, şöyle konuştu:
“Emin adımlarla bu hedefe doğru ilerliyoruz. Bu yıl biraz yavaşlamakla birlikte firmalarımız Anadolu’da son yıllarda çok ciddi yatırımlar yaptılar. Fabrikalarımızda sürdürülebilir enerjiye dönüşüm hızla devam ediyor. Küresel ticaretin değişen koşullarına göre ihracatta da çıtayı yükselttik. Hazır giyimde 40 milyar dolar ihracata odaklandık. Tekstilde de rahatlıkla 20 milyar doları yakalayabileceğimize inanıyorum.
Bu büyük hedefler için daha çok mesafe kat etmemiz gerekiyor. Teknolojimizi yenilemek, verimliliğimizi yükseltmek, daha fazla tasarım ve inovasyonla, daha güçlü markalarla, katma değerli üretimimizi artırmamız gerekiyor. Bu konularda her geçen gün daha iyiye gidiyoruz.”
YEŞİL DÖNÜŞÜM FİNANSMANI İÇİN YENİ NESİL TEŞVİKLER
Küresel İnovasyon Endeksi’nde Türkiye’nin 4 basamak yükselerek 37’inci sırada yer aldığını ve ilk kez ilk 40’a girdiğini anımsatan Gültepe, gelecek yıllarda çok daha iyi derecelerin elde edileceğine inandığını kaydetti.
AB Yeşil Mutabakatı’na uyum konusunda da çalışmalarının hızla devam ettiğini belirten Gültepe, “Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin Sürdürülebilirlik Eylem Planı hazır. Tekstil sektörümüz eylem planını tamamladı. Hazır giyimin eylem planı da kısa süre içinde hazır olacak.” şeklinde konuştu.
Dönüşümün firmalar için maliyetli bir süreç olduğunu, devlet desteklerinin önemli olduğunu vurgulayan Gültepe, şöyle devam etti:
“Sürdürebilir enerjiye dönüşümün teşvik kapsamına alınması olumlu bir adım oldu. Özellikle KOBİ’lerimizin yeşil dönüşümü için yeni nesil teşvikler geliştirmeliyiz. Finansmana erişim konusundaki sıkıntıların da yakın zamanda çözüleceğini ümit ediyoruz.” diye konuştu.
Gültepe, Avrupalı iş ortaklarına seslenerek, sürdürülebilirliği sadece üretimde değil, iş birliklerinde de sağlanabilmesi gerektiğini ifade etti.
Mustafa Gültepe, Avrupalı bazı markaların Türkiye’nin artılarını göz ardı etmelerini, Türkiye’yi bu alanlarda çok daha mesafe kat etmesi gereken ülkelerle aynı kategoride değerlendirmelerini, iş birliği konusundaki kolaylaştırıcılığını, üretim süreçlerindeki şeffaflığı görmezden gelmelerini üzüntüyle takip ettiklerini belirtti.
TEKSTİL ÜRÜNLERİNDE YÜZDE 95’LİK GERİ DÖNÜŞÜM ORANI
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz ise tekstil sektörü ve hazır giyim sektörünün birbirine güç katan, birlikte büyüyen iki güzide sektör olduğuna vurgu yaptı.
2021 yılında iki sektör olarak 78 milyar dolar ile tüm zamanların en yüksek üretim değerine ulaştıklarını anımsatan Ahmet Öksüz, “İki kardeş sektör olarak Türkiye’yi dünyaya tanıtmaktan, Türkiye ekonomisine en fazla katma değer yaratan sektörlerin başında gelmekten dolayı gururluyuz.” dedi.
Sektörde kalıcı değişimi sağlamak, Avrupa Yeşil Mutabakatı normlarına üst düzeyde uyum için sektörün dönüştürebilmek için pek çok alan bulunduğunu anlatan Öksüz, “Tekstil ürünlerinin yüzde 95’i geri dönüştürülebilecek niteliğe sahip. Bu nedenle kıyafetlerin yeniden değerlendirilmesi büyük önem taşıyor. Her iki sektörümüz bu konuda birlikte çalışmalı, birlikte proje üretmeli.” ifadelerini kullandı.
Bir kilogram hazır giyim ürünü üretmek için kullanılan su miktarının 95 ila 400 litre arasında değişebildiğine işaret eden Öksüz, firmalarda yapılacak küçük yatırımlarla su tüketimini azaltmakta çok önemli rol oynanabileceğini kaydetti.
Sürdürülebilir ihracat hedeflerine daha temiz bir geleceğe ancak geleceğe yatırım yaparak ulaşılabileceğini söyleyen Öksüz, tekstil sektörü olarak sürdürülebilirlik özelinde eylem planını ilk açıklayan sektör olduklarını aktardı.
Tüm dünya tarafından takip edilen Sustainability Talks İstanbul etkinliğinin ise 2 Kasım’da Zorlu PSM’de gerçekleşeceğini belirten Öksüz, “Bu sene konferansımızda bine yakın misafirimizi fiziki, 5 binin üzerinde uluslararası katılımcıyı ise dijital olarak ağırlamayı bekliyoruz. Bu vesilesiyle sizleri de Sustainability Talks İstanbul konferansımıza davet etmek isterim.” diye konuştu.