Cosentino Türkiye’de Daha Çok Yapıya Estetik Dokunuş Yapacak
Cosentino Türkiye’de Daha Çok Yapıya Estetik Dokunuş Yapacak
Ülkemizde pandemi döneminde dönemsel olarak iniş ve çıkışlar, duraksamalar yaşanmış olsa da, bu dönem sektörümüze çok olumlu bir katkı yaptı. Hatta tüm yapı malzemeleri sektörü için verimli bir sene geçtiğini söyleyebilirim.
Agresif bir büyüme politikasıyla Türkiye’de uzun vadeli güçlü bir pozisyon hedefleyen Cosentino 2022’nin başında İstanbul ’da, 2024’ün başında ise İzmir ve Ankara’da showroomlar açmayı planlıyor. Cosentino, başta istihdam ve lojistik olmak üzere, yatırımlarını sürdürerek 2025’te Türkiye’deki pazardan yüzde 30 pay almayı amaçlıyor.
Cosentino Group, kendisini kompoze yüzeylerde global liderliğe taşıyan 40 yılı aşan ekonomik ve entelektüel birikimiyle 2014’te Türkiye pazarına da giriş yaptı. 32 ülkede doğrudan yatırımla kendi tesislerinde faaliyet yürüten şirket, ABD pazarı hariç, tarihinde ilk defa Türkiye’de eş zamanlı olarak 3 şehirde Cosentino Center açtı.
Silestone, Dekton ve Sensa markaları altındaki ürünlerini 80’den fazla ülkeye ulaştıran Cosentino Group, başta lojistik ve istihdam olmak üzere yapacağı yatırımlarla büyüyüp, Türkiye’de uzun vadede güçlü bir pozisyon hedefliyor.
Ülkemizde önemli inşaat projelerinin birçoğunda ürünleriyle yer alan ve 2021’i yüzde 83 oranında büyümeyle tamamlayan Cosentino Türkiye’nin Ülke Direktörü Alper Şensan’a sorularımızı yönelttik.
TÜRKİYE PAZARINA GÜÇLÜ GİRDİ
Cosentino nasıl bir şirket? Kurumsal profilinden ve Türkiye’deki faaliyet geçmişinden bahseder misiniz?
Merkezi İspanya’da bulunan kompoze yüzeylerde global lider olan Cosentino Group, 40 yılı aşkın süredir faaliyet gösteriyor. Silestone, Dekton ve Sensa markaları altında ileri teknolojiye sahip ürünler geliştirerek, mimari alanlarda eşsiz tasarımların yaratılmasını sağlıyoruz.
Ürünlerimizin dağıtımını 5 kıtada 80’den fazla ülkeye yapıyoruz ve 32 ülkede doğrudan yatırımla kendi tesislerimizde faaliyet yürütüyoruz. Finansal ciromuzun yüzde 90'ını uluslararası pazarlardan elde ediyoruz. Türkiye pazarına 2014 yılında girdik.
Cosentino, ABD pazarı hariç, tarihinde ilk defa bir ülkeye eş zamanlı olarak 3 şehirde, Cosentino Center açarak hızlı bir giriş yaptı. Bu da Cosentino’nun Türkiye pazarına verdiği önemi gösteriyor. Biz de bu önemi daha da yukarılara taşımak için kısa sürede geniş bir saha satış kadrosu kurduk. Türkiye’ye girdiğimiz ilk günden itibaren aynı tempoyla çalışmalarımızı hızlandırarak devam ediyoruz.
Türkiye özelinde yatırımlarınız ve büyüme planlarınız nelerdir?
Cosentino Türkiye olarak İstanbul, Ankara ve İzmir’de açtığımız Cosentino Center’lar ile satış ağımızı hızla büyüttük. Alt dağıtıcılarımız ile birçok şehirde erişilebilir olduk. Bu süre zarfında sürekli ek istihdam yaratarak, daha fazla pazarlama ve tanıtım yatırımlarına ağırlık verdik ve sürekli pazar payımızı genişlettik.
Türkiye pazarı Grup için çok önemli bir pazar ve ülkemize çok güveniyoruz. Ülkemizde çok daha agresif şekilde büyümek ve uzun vadeli güçlenmek için birçok fırsatı değerlendirmek istiyoruz. 2022 yılı başında İstanbul’da, 2024 yılı başında ise İzmir ve Ankara’da showroomlar açmayı ve istihdamı artırmayı planladık.
Günün ihtiyaç ve beklentilerine göre Türkiye operasyonumuzda, istihdam ve lojistik başta olmak üzere yatırımlarımıza istikrarlı bir şekilde devam edeceğiz. 2025 yılında Türkiye pazar payından yüzde 30 almak gibi bir hedefimiz bulunuyor.
DEVRİM YARATAN TEKNOLOJİ VE DOĞA DOSTU ÜRÜNLER
Cosentino Grup bünyesinde kaç marka bulunuyor?
Cosentino Group bünyesinde Silestone, Dekton ve Sensa markalarımız mevcut. Silestone ve Dekton’dan sonra egzotik doğal granit serimiz olan Sensa ile de Türkiye pazarına güçlü bir giriş yaptık.
Günümüzde teknolojik ilerlemeyle çok yenilikçi, gelişmiş farklı yüzeyler elde edilebiliyor. Bu ürünler, mutfak ve banyo tezgahlarının yanı sıra zemin ve duvar kaplamaları, dış cephe kaplaması ve her türlü dekoratif uygulamalar için sağlam ve hijyenik yüzeyler sunuyor.
Ürünlerimiz mermer ve granitten çok daha fazla yüksek çizilme direnci, leke direnci ve uzun ömür sunuyor. Asitlere ve darbelere karşı aşırı dayanıklı olması her geçen gün daha çok talep görmelerini sağlıyor. Doğal taşlar ile kıyaslanmayacak kadar çok renk ve desen imkanı ise tasarımcılara çok daha zengin alternatifler sunuyor.
Faaliyetlerinizde inovasyon ve Ar-Ge’nin önemi ile varsa güncel projelerinizden söz eder misiniz?
2021’de gerçekleştirdiğimiz Sunlit Days lansmanında devrim yaratan Hybriq Teknolojimizi tanıttık. Bu devrimsel teknoloji ile üretilen Silestone Sunlit Koleksiyonu, sektörümüzde dünyanın ilk Karbon Nötr ürünü oldu. Sunlit Days koleksiyonu ile, tüm yaşam döngüsü boyunca karbondioksit emisyonlarını dengelemeyi taahhüt ediyoruz.
Bu girişim aynı zamanda deniz tabanının korunmasına yönelik bir ortaklık programını da içeriyor. Koleksiyonun üretim formülünde, yüzde 99 yeniden kazanılmış su, yüzde 100 yenilenebilir enerji ve hammadde olarak geri dönüştürülmüş ürünler kullanıyoruz. Mineral hammaddelerden ve geri dönüştürülmüş malzemelerden oluşan hibrit bir formülle doğaya saygılı, gezegen ile dost ürünleri yapı sektörüne sunuyoruz.
2021’de gerçekleştirdiğimiz diğer lansman da, Silestone markasının çok beğeni gören Eternal Collection’un geliştirilmiş ve yeni versiyonu olan Ethereal Collection’u tanıttık. Silestone Ethereal, geliştirmiş olduğumuz özel teknoloji Hybriq ile üretilmiş olup, bugüne kadar pazara sunulan en başarılı doğal renk ve desenleri sunuyor.
“TÜRKİYE MİMARİSİNİN GELİŞİMİNE KATKI SAĞLIYORUZ”
Türkiye liderliğinizde ürün ve çözümleriyle ülkemizde ve grup bünyesinde nasıl bir fark yaratıyor?
Türkiye, Cosentino ailesi için önemli bir konumda bulunuyor. Tezgâh ve yüzey dünyasında mimari trendleri belirleyen Silestone ve Dekton markalı ultrakompakt yüzeyleri üretip insan hayatına değer katan çözümler sunuyoruz. Türkiye’de önemli inşaat projelerinin birçoğunda ürünlerimiz yer alıyor.
Şirketimiz, yapılara estetik ve fonksiyonellik açıdan değer katıyor. Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımlarla N-Boost, Xgloss gibi kuvars yüzey alanında çığır açan yeniliklerimizle, 100’ün üzerindeki rengi ve farklı yüzey dokularımızla yapılara estetik dokunuşlar yapıyoruz. Böylelikle Türkiye mimarisinin gelişmesine katkı sağlıyoruz.
Pandemi, dijitalleşme, değişim içindeki iş ve yaşam koşulları ile sürdürülebilirlik faaliyetlerinize nasıl yön veriyorsunuz?
Ülkemizde pandemi döneminde dönemsel olarak iniş ve çıkışlar, duraksamalar yaşanmış olsa da, bu dönem sektörümüze çok olumlu bir katkı yaptı. Hatta tüm yapı malzemeleri sektörü için verimli bir sene geçtiğini söyleyebilirim.
Pandeminin ilk başladığı dönemde, Türkiye ve dünyada yaşanan şok etkisiyle satışlarımızda bir anda sert düşüşler yaşandı. İnsanların evlerine kapanıp, daha önce hiç olmadığı kadar evlerinde vakit geçirmeye başlamaları ile ev tadilatları ve yenilemeler gündeme gelir oldu. Bu da, doğal olarak tüm dünyada yapı malzemeleri sektörünü çok ciddi şekilde canlandırdı.
2021’DE YÜZDE 83’LÜK BÜYÜME
2021 yılını nasıl geçirdiniz? 2022’ye ilişkin beklenti ve hedefleriniz nelerdir?
Biz Türkiye’de seneyi 2020’ye göre yüzde 83’lük bir büyüme ile kapatıyoruz. 2022 hedeflerimizde ise yeni yatırımlar ve istikrarlı bir büyüme mevcut. Ülkemizin geleceğine çok güveniyor ve uzun vadeli düşünerek çalışmaya ve büyümeye devam ediyoruz.