Anadolu Efes Kadınların Gücüne İnanıyor
Anadolu Efes Kadınların Gücüne İnanıyor
Kadınların, çalıştıkları şirketleri olumlu yönde değişime daha açık hale getirdiklerini düşünüyorum.
Anadolu Efes’te yöneticilerin yüzde 40’ını oluşturan kadınların sayısı, 30 yaş ve altı yöneticilikte erkeklerden daha fazla. 2030 sürdürülebilirlik hedeflerinde kadın çalışan oranını yüzde 50 +1’e çıkarmayı amaçlayan Anadolu Efes’in, 26 bira ustasının beşi, desteklediği girişimlerin ise yüzde 60’ının en az bir kurucusu kadınlardan oluşuyor.
Çalışma ortamında cinsiyet yerine çalışanların yetenekleri, eğitimleri, tecrübeleri ve işe uygunluğuna odaklanarak takım çalışmasının önünü açan Anadolu Efes, buradan doğacak inovasyon ve yaratılacak değerin dönüştürücü gücüne inanan bir yaklaşım sergiliyor.
Bunun bir sonucu olarak +1 Dinlendirme tekniğini, dünya bira literatürüne 3. üretim tekniği olarak armağan etme aşamasına gelen Anadolu Efes, kurum içi ve kurum dışı girişimlere verdiği desteklerde de aynı çizgiyi sürdürüyor.
Mesleklere cinsiyetlerin yakıştırılmadığı bir iş ekosistemi için neler yaptıklarını Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi anlattı.
Toplumsal cinsiyet eşitliği alanında kurumsal olarak ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Anadolu Efes kadınlardan güç alan, operasyonlarının hemen her alanında kadınların çalıştığı bir şirket. Geçen yıl açıkladığımız 2030 Sürdürülebilirlik Hedeflerimizde 3 ana odak alanından biri “Fırsat eşitliğiyle güçlenmek”.
Bu konuda kendimize uzun soluklu hedefler koyarak gelişimimizi adım adım düzenli takip edeceğimize söz verdik. 2013 yılında KAGİDER önderliğinde, Dünya Bankası teknik desteğiyle geliştirilen Fırsat Eşitliği Modeli Sertifikası’nı almaya hak kazandık. 2015 yılında da Kadının Güçlenmesi Prensipleri (Women’s Empowerment Principles - WEPs)’nin ilk imzacılarından biri olduk. 2020’de ise Sürdürülebilirlik Akademisi ve Intertek tarafından verilen “İş’te Eşit Kadın” sertifikasını FMCG sektöründe alan ilk şirket olduk. Böylece, aynı işi yapan kadın ve erkek çalışanlar arasında ücret farklılıkları olmadığını kanıtladık.
Ayrıca geçtiğimiz yıl Turuncu Haftası kapsamında yürüttüğümüz farkındalık çalışmalarında Yanındayız Derneği’yle iş birliği yaptık. Bu kapsamda çalışanlarımıza ve iş ortaklarımıza toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalığı eğitimleri verdik. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği alanındaki çalışmalarımızı sadece şirket içerisinde sınırlı tutmayacağız, şirket dışındaki paydaşlarımıza, tedarikçilerimiz ve iş ortaklarımıza da yayacağız.
CİNSİYETTEN BAĞIMSIZ KARİYER OLANAKLARI
Kadınların istihdamı ve yönetimde temsili açısından güncel stratejinizi ve konumunuzu aktarır mısınız?
Özellikle dünyada erkek egemen olarak bilinen sektörümüzde kadınların başta yönetim kademesi olmak üzere tüm birimlerde yapıcı ve dönüştürücü güç olduğuna inanıyoruz. Örneğin, Anadolu Efes’te yöneticilerimizin yaklaşık yüzde 40’ı kadınlardan oluşuyor. 30 yaş ve altı kadın yönetici oranımız ise erkeklerden daha yüksek bir seviyede.
2030 Sürdürülebilirlik Hedeflerimiz kapsamında, toplam kadın çalışan oranımızı yüzde 30’dan yüzde 50 +1’e çıkarmayı amaçlıyoruz. Bu oranı artırmak için, İK politikamız gereği her pozisyon için mutlaka bir kadın aday ile de görüşüyoruz.
Müdür ve üstü pozisyonlarımız için belirlediğimiz yedek adaylarda da kadın temsiliyeti hedefimizi önceliklendiriyoruz. Kadın istihdamını artırmayı sadece bir orandan ibaret görmediğimiz için kariyer odağıyla kadın öğrencilerin satış, üretim ve teknoloji alanlarındaki mesleki farkındalığını artırmayı hedefleyen üniversite etkinliklerine katılmayı stratejik önceliğimiz olarak görüyoruz.
Öte yandan, cinsiyet farkı gözetmeksizin tüm çalışanlarımız için uygun iş ortamını sağlamak bizim temel önceliğimiz. Bu amaçla, “mesleklerin cinsiyeti olmaz” yaklaşımını benimsiyoruz. Çalışanlarımız ve iş ortaklarımız için bir yol haritası niteliğinde olan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Rehberi”mizde de buna özellikle vurgu yapıyoruz.
Bu yaklaşımla bu yıl odağımızda cinsiyetsiz mesleklerle ilgili farkındalığı artırmayı hedeflediğimiz genç yetenek programları da yer alacak. Bu yaklaşımımızın önemli göstergelerinden biri de, bira ustalarımızın içerisindeki kadın çalışanlarımızın oranı. Anadolu Efes’teki 26 bira ustasından beşi kadın. Bu sayı, dünyanın önde gelen bira akademilerinden mezun olan kadınların 2 katından fazla.
GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNİNDE DE KADINLARA DESTEK
Kadınların ekonomik ve toplumsal yaşamda etkinliğinin artırılması adına projelerinizden ve farkındalık yaratan uygulamalarınızdan söz eder misiniz?
Kadınların güçlendirilmesi anlamında çok uzun yıllardır hem şirket içinde hem de toplumsal düzeyde sosyal etki yaratmak adına yaptığımız önemli çalışmalarımız var.
Örneğin, girişimcilik ekosistemini desteklemek için yaptığımız çalışmalarda hem şirket içinde hem de şirket dışında kadın girişimciliğini teşvik ediyoruz ve destekliyoruz. Startups Watch 2020 verilerine göre, Türkiye’de 2010-2020 arasında kurulan girişimlerin yüzde 16’sının en az 1 kadın kurucusu var.
Anadolu Efes olarak bizim desteklediğimiz girişimlerin ise yüzde 60’ının en az bir kurucusu kadın. Sürdürülebilir ambalaj ve servis sunum malzemeleri konusunda birlikte çalıştığımız Biolive girişimi, bunlardan sadece biri. Yine desteklediğimiz Composeit, Plastic Move, Blindlook gibi girişimlerde de kadınlar var.
Bununla birlikte, kurum içi girişimlerimizden biri olan ve malt bazlı sağlıklı atıştırmalıklar üreten Malty de, kurucularının kadın olması itibarıyla bizleri gururlandıran girişimlerden. Geçen yıl raflarda yerini alan Malty’nin kurucusu iki kadın, şu anda Malty AŞ olarak yoluna devam ediyor ve Anadolu Efes’ten çıkmış ve şirketleşmiş bir girişim olarak, kendi kanatlarıyla uçuyor.
Dünya genelinde kadınların istihdamdaki payını artırmak için kurumlar olarak çok daha fazlasını yapmamız gerekiyor. TÜİK verilerine göre, Türkiye’de kadınların istihdam oranı yüzde 28.7 seviyesinde. Anadolu Efes olarak biz de bu oranın artırılması için gösterilen çabalara ortak oluyoruz.
15 yıldır Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliği ile yürüttüğümüz Gelecek Turizmde programı, bu çalışmalarımıza dair çok güzel bir örnek. Programla, Türkiye'de sürdürülebilir turizmin önemini vurgulayarak, yerel kalkınmaya ve kadın istihdamına destek oluyoruz.
Hayata geçirilen 19 proje ile yaklaşık 500 kadına doğrudan ya da dolaylı olarak istihdam ve gelir imkanı sağlandı. Yeni dönemde de bu sayıların artmasını hedefliyoruz.
FIRSAT EŞİTLİĞİYLE GELEN İNOVASYON VE DEĞER
Kişisel deneyiminizden yola çıkarak, kadın yönetici ve çalışanların kurumlarında nasıl bir fark yarattığını düşünüyorsunuz?
Kadınların, çalıştıkları şirketleri olumlu yönde değişime daha açık hale getirdiklerini düşünüyorum. Danışmanlık şirketi McKinsey&Company’nin Avrupalı 89 şirketle üç yıl boyunca yaptığı araştırmaya göre, yönetim kademelerinde kadınların sayıca daha fazla varlık gösterdiği şirketler, finansal açıdan daha başarılı bulundu. Bu şirketlerin hisseleri yüzde 64 yükselirken, bu oran endüstri genelinde ortalama yüzde 47’de kaldı. Bu sonuçlar, kadınların gösterdikleri performansla şirketlere önemli bir değer sunduğunu gösteriyor.
Bununla birlikte, “Mesleklerin cinsiyeti olmaz” algısının daha fazla yayılması gerektiğine inanıyorum. Cinsiyetlerden bağımsız olarak çalışanların yetenekleri, eğitimleri, tecrübelerinin o işlere ne kadar uyduğu üzerinden yapılan değerlendirmeler şirketlere de daha fazlasını kazandırıyor. Çünkü aslında takım çalışmasına odaklı, tutkuyla üreten, yeniliklere açık zihinler gelişmeyi sağlıyor ve bu zihinlere de eşit fırsatlar tanımak gerekiyor.
Ve tam da araştırmaların gösterdiği gibi, mesleklere cinsiyetlerin yakıştırılmadığı çalışma ortamında inovasyon da doğuyor. Anadolu Efes’in bira ustaları ve mühendisleri tarafından geliştirilen +1 Dinlendirme tekniği, bunun en güzel örneklerinden. Bu tekniğin dünya bira literatürüne 3. üretim tekniği olarak girmesini bekliyoruz.
Bu başarının ardında özverili çalışma ve yenilik üretmekten hiç vazgeçmeyişimiz olduğu kadar hiç şüphesiz Anadolu Efes’te cinsiyet farkı gözetmeksizin tüm çalışanlarımız için uygun iş ortamını sağlamamız da yatıyor.