“Türkiye dünyanın en güçlü ilk 5 ülkesi arasında olabilir”

İklim değişikliğinden kaynaklanan kuraklık ve kıtlık sorunlarına kayıtsız kalmanın milli güvenlik sorunları oluşturması öngörülüyor. TARIMKON Başkanı Hakan Yüksel, dünya ülkelerinin tarımsal faaliyetleri azaltmasının Türkiye için bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini belirterek, “Önümüzdeki 5 yıllık süreçte bu ülkelerin gıda taleplerini karşılayabilecek bir planlama yapmamız halinde, gelecek 10-15 yıl içinde dünyanın en güçlü ilk 5 ülkesi arasında oluruz.” dedi.

 
Uluslararası Tarım ve Gıda Konfederasyonu (TARIMKON) Başkanı Hakan Yüksel, dünyada tarımsal faaliyetlerin giderek azaldığını belirterek, "Dünya ülkelerinin tarımsal faaliyetlerini azaltması bizim ülkemiz için bir fırsat olarak görülmelidir." dedi.
 
Hakan Yüksel, Dünya Bankası verilerine göre tüm ülkelerinin GSYH içindeki tarımsal faaliyetlerinin her geçen yıl daha da azaldığını bildirdi.
 
Dünya nüfusunun her geçen gün arttığına işaret eden Yüksel, tarımsal faaliyetlerin azalmasının yakın zamanda çok ciddi bir sorun haline geleceğini belirtti.
 
Yüksel, halihazırda gıda fiyatlarındaki yükselişin 2007-2008 krizine benzerliği nedeniyle piyasalarda tedirginlik oluşturduğuna dikkati çekerek, "Bu durum, küresel piyasaların yakın takibini zorunlu kılmaktadır. Kısa vadede özellikle bu fiyat artışlarından güç kazanacak spekülatif hareketlere karşı önlemler alınmalıdır. Kaldı ki bununla birlikte, dünya nüfusunun 2050 yılına kadar 9 milyara ulaşacağı ve bu nüfusun doyurulabilmesi için gıda üretiminin yaklaşık yüzde 70 artırılması gerektiği öngörülmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
 
Tüm dünyada gıda harcamalarının giderek arttığına vurgu yapan Yüksel, uzun vadede, gıda ürünlerinde talep artışının daha da çoğalacağı için tarımsal üretim ve verimliliğinin artırılması ve buna yönelik çalışmaların hızlandırılmasının ülkelerin öncelikli gündemi olduğunu vurguladı.
 
Yüksel, "Hiçbir ülke, imkanları dahilinde gıda ve gıda üretimine ham madde tedarik eden tarımsal faaliyetlerden vazgeçemez, aksine her ne kadar gelişmiş, zengin, medeni ve ileri teknolojiye sahip olursa olsun, tarım ve gıda sektörüne yatırım yapmak, destek vermek, teşvik etmek, yatırımcı bulmak, yeni pazarlar aramak zorundadır. Tüm dünya ülkeleri bu zorunluluğun ve görevlerinin farkındalığını çok tehlikeli olmasına rağmen kaybettiğini düşünmekteyiz." değerlendirmesini yaptı.
 
"GIDAYA HAKİM OLAN DÜNYAYA HAKİM OLUR"
 
Dünyadaki büyük oyuncuların tarıma, tarım arazilerine ve gıda tedariklerine olan ilgisi değerlendirildiğinde 2023 ile 2030 yılları arasında çok ciddi gıda krizinin çıkabileceği uyarısını yapan Yüksel, şöyle konuştu:
 
"İçinde bulunduğumuz iklim ve mevsim değişiklikleri nedeniyle çok yakın zamanda kuraklık, kuraklığa bağlı olarak kıtlığın başlayacağını öngörüyoruz. Bu gelişmelere kayıtsız ve şartsız kalmanın ileride milli güvenlik sorunları oluşturması kaçınılmazdır. Dünya ülkelerinin tarımsal faaliyetleri azaltması bizim ülkemiz için bir fırsat olarak görülmelidir. Unutulmamalıdır ki gıda silah kadar önemlidir. Tarım ve gıdaya hakim olan dünyaya hakim olur. Ülkemiz coğrafyası etrafında 3 bin kilometrekarelik daire içinde 40'tan fazla ülke var. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte bu ülkelerin gıda taleplerini karşılayabilecek bir planlama yapmamız halinde, gelecek 10-15 yıl içinde dünyanın en güçlü ilk 5 ülkesi arasında oluruz. Aynı zamanda gıda enflasyonunu düşürmek, yeni istihdam üretmek için tek kaynağımızın tarımsal faaliyetler olduğunu düşünmekteyiz."