Yenilenebilir Enerjiden Hidrojen Üretimi Patent Başvurularında Artış
İklim ve çevre dostu olarak gösterilen hidrojenin yenilenebilir enerjiden üretimine ilişkin patent başvurularındaki artış dikkat çekiyor. Hidrojen üretme prosesleri için gereken elektrokataliz malzemelerine yapılan patent başvuru sayılarına da yansıyan bu eğilimin artarak devam etmesi beklenirken, katı hidrokarbondan hidrojen üretimine yönelik patent başvuruları ise azalma trendinde.
Çevre dostu yaklaşımlar yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimi artırırken bu noktada hidrojen sistemlere dönük adımlar dikkat çekiyor. Adres Patent Genel Müdürü Cumhur Akbulut, küresel ısınmaya karşı birçok oyuncunun globalde önlem almaya başladığının ve hidrojen sistemlere en fazla patent başvurusu yapılan ülkelerin ABD, Japonya, Almanya ve Güney Kore olduğunu belirtti.
Hidrojenin çeşitli yollarla elde edilebildiğinin altını çizen Cumhur Akbulut, "Bunlar arasında katı ve sıvı hidrokarbondan hidrojen üretimi yani fosil yakıtlar (kömür, petrol ve doğalgaz) kullanılarak gerçekleştirilen sistemler de var. Bu şekilde üretimde karbondioksitin çevreye salınması kaçınılmazdır. Şu an dünyada da popüler olan ve tercih edilen yöntem ise yenilenebilir enerjiden hidrojen üretimi olarak dikkati çekiyor. Bunların başında su elektrolizleri geliyor." şeklinde konuştu.
KATI HİDROKARBONDAN HİDROJEN ÜRETİMİNDE AZALMA EĞİLİMİ
Patent başvurularında katı hidrokarbondan hidrojen üretiminin azalma eğrisi gösterdiğini vurgulayan Akbulut, "Su elektrolizi ile hidrojen üretmedeki patent sayıları ise 2020 senesinde 375 iken, zararlı olan katı hidrokarbondan hidrojen üretme işlemleri ile ilgili başvurular o sene içerisinde 14 adet olarak kaldı." dedi.
Hidrojen üretme prosesleri için gerekli olan elektrokataliz malzemelerine yapılan patent başvuru sayılarında da artış yaşandığına işaret eden Akbulut, mevcut teknolojilere yönelimin artış trendinde olacağını söyledi. Elektrokataliz sistemlerle ilgili son yıllarda 300 dolayında patent başvurusu yapıldığını aktaran Akbulut, birçok ülkenin bu alanda teşvikler sunduğunu ifade etti. .
Hibrit çözümlerle ilgili konularda bazı soru işaretlerinin olduğunu kaydeden Akbulut, sözlerini, “Batarya teknolojisini kullanan sistemlerin ilerleyen zamanlarda çevreye etkileri birçok kurum tarafından araştırılıyor. Bu kapsamda batarya pillerinin bertarafının zor olması mevcut teknolojinin kullanımı konusunda ilerleyen dönemlerde ciddi sorunların ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu sorunların ortadan kaldırılması veya minimize edilmesi için yapılacak çalışmalar beraberinde yeni buluşları getirecektir. Hep söylediğimiz gibi buluşlar ihtiyaçlardan doğar.” şeklinde tamamladı.